HEDEF BELİRLEME
Ergenlik döneminin zor geçmesinin nedenlerinden biri gencin bir yandan "kendini bulma ve kendi olma" savaşı verirken bir yandan da birçok seçim yapmak zorunda olmasıdır. Bu dönemde arkadaş seçme- hedef seçme-ilerde girilecek meslek alanını seçme gibi çok yönlü seçme zorunluluğu ortaya çıkar.
Seçimlerin en zoru hedef seçmedir ve günümüz ergenlerinin en zorlandığı konu da budur. Pek çok gencin ya hedefi yoktur ya da sık sık hedef değiştirmekte ,seçtiği hedefe güvenememektedir.
"GİDECEĞİNİZ YERİ BİLMİYORSANIZ,VARDIĞINIZ YERİN ÖNEMİ YOKTUR"
P.Drucker
Hedef Belirleme Kriterleri;
Hedef belirleme ile istek çoğu zaman karıştırılır. İsteğin hedefe dönüşmesi için eyleme geçmek gerekir.Eylem aşamasında küçük parçalara bölünmemiş hedefler , kişi için altından kalkılamaz bir yüktür. Bunun yük haline dönüşmemesi için hedeflerin;
Kısa vadeli hedefler (1 ay içersinde gerçekleşmesi planlanan hedefler)
Orta vadeli hedefler (1 yıl içersinde gerçekleşmesi planlanan hedefler)
Uzun vadeli hedefler (2 yıl ve sonrasında gerçekleşmesi planlanan hedefler) şeklinde planlanması gerekir.
Hedef;
• Kişinin sahip olduğu yetenek ve güçlerle ulaşabileceği türden olmalıdır.
• Zaman ve nicelik açısından ölçülebilir olmalıdır. Genel ifadeler hedefe ulaşılıp ulaşılmadığını değerlendirmede güçlük yaratacaktır.
• Kişinin ne yapması gerektiğini değil, gerçekten ne istediğini yansıtmalıdır.
• Alternatifsiz olarak ifade edilmelidir. Araştırmacılar, hedefin ""şunu ya da bunu yapabilirim"" şeklinde ifade edildiğinde her ikisine de ulaşılamadığını göstermektedir.
• Kişiye, çevresine ve topluma zarar verici nitelikte olmamalıdır.
Hedef Belirleme Aşamasında;
Kendini tanıma
Karar verme
Sorumluluk Alma
Eylem Planı Oluşturma önemli ve veli desteğini kaçınılmaz kılan basamaklardır.
KENDİNİ TANIMA
""Ne olduğumuzu biliyoruz ama ne olabileceğimizi bilmiyoruz""
Napoleon
Bireyin yeteneklerine, ilgilerine uygun, sahip olduğu güçlerle ulaşacağı türden hedefler belirlemesi çok önemlidir. Bu doğrultuda hedefini belirleyen gencin ailesinin beklentileri önemlidir. Bu beklentiler gerçekçi değilse genç üzerinde gerginliğe neden olabilir.
Anne baba olarak;
• Gencin isteklerini, beklentilerini, sınırlarını yok sayarak, kendimiz, kendi amaçlarımız, kendi yapamadıklarımız doğrultusunda beklenti oluşturmamalı ve çocuğumuzun bu beklentilere uygun davranmasını beklememeliyiz.
• Gençten beklentilerimiz ""Senin için bunları bunları yaptım, karşılığını vermelisin"" tarzında bir senet haline dönüşmemelidir.
• Beklentiler açık şekilde ifade edilmelidir.
Beklentiler bu kriterlere uymadığında çocuklar kendi gelecekleriyle ilgili hedef belirleyememekte, aile bu sürece baskı yoluyla müdahale etmektedir. Hedefini kendi belirleyemeyen genç ya bunu kabul etmeyerek ailesiyle çatışmaya girecek ya da hayatını kolaylaştırmak için sorgusuz kabul yoluna giderek, seçme hakkından vazgeçecektir.
Seçme hakkından vazgeçen genç hayatı boyunca her sorununda ailesinin sorumluluk üstlenmesini isteyecek, kendi kararlarıyla hayatını yönetmekten vazgeçecektir.
KARAR VERME-SORUMLULUK ALMA
""En uzun yolculuklar bile küçük bir adımla başlar""
Karar verme, ""sorumluluk alma"", ""plan ve program yapma"", ""güçlükleri göze alma"" gibi etkenlerin de rol aldığı karmaşık bir süreçtir. Gençlerde karar verme becerisi ve sorumluluk bilinci oluşturabilmek için;
• Yaş dönemine ve gelişimsel düzeye uygun sorumluluklar vermek,
• Kararları onun vermesini istemek, onu bu yolda desteklemek,
• Sonuçları düşündürmek, değerlendirmek, eleştirmek ve onun bunu yapmasını sağlamak ,
• Yanlışlarını görmesine, yanlışlarını kabul etmesine yardımcı olacak analiz gücünü kazandırmak gerekir.
Hedeflerini belirleyen ve bu hedeflere ulaşma konusunda harekete geçme sorumluluğu olan gencin ilk yapacağı bir plan oluşturmaktır.
EYLEM PLANI OLUŞTURMA
""PLANLAMAYA AYRILAN ON DAKİKA UYGULAMADA BİR SAAT KAZANDIRIR""
Japon Atasözü
Plan yapmak pek çok kişinin gözünü korkutur. Çünkü planın özgürlüğü kısıtlayacağına dair yanlış bir inanış vardır. Özgürlüğüne aşırı düşkün ergen için plan yapmak tehlike anlamına gelmektedir. Oysa doğru hazırlanmış bir plan zamanı istekler ve zorunluluklar arasında dengeli olarak dağıtır.
Pek çok kişi çeşitli alanlarda plan yapmış ancak uygulamakta sıkıntı yaşamıştır. Bu şaşırtıcı değildir. Çünkü herkese uyan standart bir plan yoktur.
Plan;
• Kişisel olmalıdır. Bireysel özellikleri, ihtiyaçları, beklentileri, zorunlulukları dengelemelidir.
• Uygulanabilir olmalıdır. Olması gerekeni değil yapılabilecek olanı yansıtmalıdır.
• Sınırları olmalıdır. Genel ifadeler yerine özel hedefleri ifade etmelidir (Matematik çalışmalıyım yerine asal sayıları çalışacağım gibi.)
• Esnek olmalıdır. Uygulama aşamasında yaşanabilecek aksaklıklara karşı ek zamanlar belirlenmelidir.
• Değerlendirme aşaması gözardı edilmemelidir.
• Mükemmel bir plan olmadığı unutulmamalıdır. Planlar hata yapmamak için değil daha az hatta yapmak için oluşturulur.
BİR HİKAYE - KARAYI GÖREBİLMEK
4 Temmuz 1952 Günü 34 yaşında bir kadın, Pasifik Okyanusu'na dalarak, Catalina Adası'ndan 30 km. Batıdaki Kaliforniya'ya doğru yüzmeye başladı. Eğer başarılı olursa, bunu yapan ilk kadın olacaktı. Adı,Florence Chadwick olan bu yüzücü, Manş Denizi'ni her iki yönde geçen ilk kadındı. O sabah su, vücudu uyuşturacak kadar soğuktu ve sis o kadar yoğundu ki beraberindeki tekneleri güçlükle seçebiliyordu. Milyonlarca insan televizyonlarından onu izliyordu. Köpek balıkları ve dondurucu soğuğun etkisini hiçe sayarak 15 saat yüzdü. Sonra dayanamayıp bırakmak istedi. Yakındaki bir teknede bulunan annesi ve antrenörü,karaya çok yaklaştıklarını ve devam etmesini söyledilerse de o,sudan çıkmakta kararlıydı. Azimli yüzücü, Kaliforniya kıyısına yarım mil kala sudan çıkışının nedenini şöyle açıkladı :""Karayı görebilseydim, başarabilirdim!
Vazgeçmesinin sebebi ne yorgunluk ne de soğuktu. Tek sebep sis yüzünden karayı görememekti.